Günümüzde işletmelerin neredeyse tamamı, faaliyet alanı ne olursa olsun, yazılım altyapılarına ihtiyaç duyuyor. Ancak hâlâ birçok şirkette yazılım süreci tek bir kişiye emanet edilmiş durumda. “Bizim içeride bir yazılımcımız var, her şeyi hallediyor” yaklaşımı ne yazık ki artık ne sürdürülebilir ne de güvenli.
Bu yazıda, yazılımın neden bir “departman” gibi ele alınması gerektiğini, tek kişiye bağlılığın doğurduğu riskleri ve doğru yazılım stratejisinin temel bileşenlerini ele alıyoruz.
🎯 1. Her Şirket Artık Bir Yazılım Şirketi
İster üretim yapıyor olun, ister lojistik, perakende ya da hizmet sektöründe faaliyet gösterin; artık tüm iş süreçlerinizin dijital bir karşılığı var.
Stok yönetimi
Satış ve sipariş takip sistemleri
CRM ve müşteri etkileşim platformları
İç iletişim, raporlama, analiz
Bu altyapılar olmadan iş süreçleri verimli yürütülemez. Yazılım artık “ekstra” değil, temel bir ihtiyaç.
⚠️ 2. Tek Yazılımcıya Bağımlılık: Görünmeyen Tehlike
İçeride bir yazılımcının olması elbette faydalı; ancak tüm süreci tek bir kişiye bırakmak ciddi riskler barındırır:
⛔ Bilgi sadece onda:
Kod yapısını, veritabanı ilişkilerini, işleyişi sadece o biliyor olabilir. Hastalık, izin ya da işten ayrılma durumunda şirket büyük bir çıkmaza girer.
⛔ Kodlar belgesiz ve karışık olabilir:
Yeni gelen biri sisteme adapte olamaz. Süreçler durur.
⛔ Güvenlik riski:
Veri tabanı erişimleri, şifreler, hassas bilgiler sadece o kişideyse şirketin dijital varlıkları tehdit altında demektir.
🧩 3. Yazılımı Bir Departman Gibi Düşünün
Nasıl ki muhasebe, insan kaynakları, satın alma gibi departmanlar varsa, yazılım da bir iş birimi gibi kurgulanmalıdır. Çünkü yazılım da:
İş sürekliliği sağlar
Karlılığı etkiler
Rekabet avantajı yaratır
Veriyle karar almanızı sağlar
Bir yazılımcı her şeyi yapamaz. Gerekli roller:
Backend Developer
Frontend Developer
QA (Test) Uzmanı
Yazılım Proje Yöneticisi
Gerekiyorsa DevOps ya da Sistem Yöneticisi
Hepsi bir arada olmasa bile görev tanımları net olmalı. Bu yapı, hata oranını azaltır, sürdürülebilirliği artırır.
🤝 4. Yazılım Firmalarıyla Çalışırken Dikkat
Pek çok şirket, geliştirme süreçlerini dışarıdaki yazılım ajanslarına ya da freelancer’lara emanet ediyor. Bu yöntem doğru olabilir ancak bağımlılık yaratmamalı.
Sık Yapılan Hatalar:
Tüm bilgi dışarıda kalıyor
Kod size ait değil, versiyon kontrol yok
Süreçler belgelenmemiş
Ana şifreler, API erişimleri sadece yazılım firmasının elinde
Bu durumda şirket, o firmayla yollarını ayırmak istese bile sistemlerine dokunamaz hale gelir.
Doğru Yaklaşım:
İçeride teknik bilen bir yazılım yöneticisi ya da danışman olmalı
Süreçleri belgelemeli, kodu teslim almalı
Şirket içinden birisi yazılım firmasını teknik olarak kontrol edebilmeli
📈 5. Şirket Büyüklüğüne Göre Strateji Önerisi
🟡 10–50 çalışan:
Freelance ya da ajans desteği alınabilir
Ancak mutlaka içeride yazılım süreçlerini takip eden teknik bir kişi/danışman olmalı
🟠 50–200 çalışan:
En az 1–2 kişilik yazılım ekibi kurulmalı
Dış kaynak destek alınsa bile içerideki yazılım sorumlusu koordinasyonu sağlamalı
🔵 200+ çalışan:
Yazılım tamamen içeride yürütülmeli
Teknik Müdür (CTO) veya yazılım direktörü atanmalı
Kurumsal yazılım altyapısı oluşturulmalı
✅ Sonuç
Yazılım, sadece “bir kişiye kod yazdırmak” değildir.
İşletmenizin dijital gücü, büyümesi ve sürekliliği açısından kritik önemdedir.
Tek kişiye bağımlı sistemler, bir gün mutlaka problem yaratır. Bunun yerine, yazılımı bir strateji olarak ele alıp, departman gibi yönetin. Gerekirse dış kaynak kullanın, ama süreçlerin kontrolü mutlaka sizin elinizde olsun.
Bu bakış açısı, sadece bugünü değil, yarını da güvence altına alır.